Alsolar Alüminyum Firma Sahibi Kadir Saçlı, Milli Savunma Sanayisi ile birlikte yürüttükleri projenin detaylarını konuştuğumuz röportajımızda, firmanın geçmişten günümüze uzanan başarı hikâyesini de sizler için anlattı.

Sorularımıza geçmeden önce firmanızdan kısaca bahseder misiniz?

1970 yılından beri alüminyum profil imalatı yapmaktayız. Bu işe alüminyum perde ve korniş üreterek başladık. Aile şirketi olduğumuz için 1978 yılı sonuna doğru, Sivas’ımızın şimdiki Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulduğu yerde, Çayboyu Köyü (Pirkinik)’ nden hemşerilerimizden 100 dönüm yer aldık. 1978 yılına da 460 milyonluk bir fizibilite çıkartarak yatırım teşvik belgesi aldık. Aynı yıl üniversite için Almanya’ya gittim. Ben yurtdışına gittiğimde şirketimizin durumu oldukça iyiydi. Yatırımı zaten iyi durumda olduğumuz için yapmak istiyorduk. Sivas’tan yani Anadolu’dan İstanbul’a göç etmiş olmamızdan ötürü, Yönetim Kurulu Başkanımız çok sevdiğim babam Kazım Saçlı’nın, Sivas’a ahde vefa borcu varmışçasına bir duygusu, aşkı vardı. O senelerde İstanbul’da Halkalı, İkitelli boştu. Yeni yeni Gebze’ye Organize Sanayi Bölgesi adı altında bir şeyler yapılmaktan bahsediliyordu. Ama biz Sivas diyorduk… O senelerde benim Almanya’ya gitmemle bu proje hayal oldu. 1983’lü yıllarda Türkiye’nin perde korniş ihtiyacının hemen hemen 60’ının üretimini biz yapıyorduk.



Üniversite eğitimimi tamamlayıp döndüğümde yani 1985 yılı sonrası, firmamızın üretim akışında bir değişiklik yaptık. Makine parkurumuzu çağa uygun modernize ederek, korniş yerine alüminyum profil çekmeye, daha ciddi profil dizaynlarıyla uğraşmaya başladık. 1985 yılı itibariyle her beş yıl için plan ve hedef koymaya başladık. Alüminyum sektöründe herkes bizi tanıdığı için kendimize saygın, emin ve sağlam bir yer edinerek geri geldik. “Çiller Krizi” olarak bilinen krizle birlikte neredeyse batma noktasına geldik. Bu krizi de Allah’ın yardımıyla atlattık. Sonrasında İstanbul çevresin-de bir yer mi derken, Sivas sevdalısı olduğumuzdan, makine parkurumuzu Sivas’a taşıdık. İstanbul’da 50 kişinin altında bir işletmeydik. Sivas’ta 100 kişinin üzerine çıkınca büyük bir firma görünümüne girdik. 25 dönüm yer 10 dönüm kapalı alanla gelir gideri karşılamaz oldu. Üretimi ve makina parkurunu artırmanın çarelerini düşünürken RABAK BAKIR A.Ş.’nin ekstrüzyon tesislerini 3500MN Bakır ve Pirinç Savunma Sanayimize MS 57 ve MS 58 kovan kapsüllerini ve roket başlıklarını üreten tesisi 1999 yılında bir yılda İstanbul Kağıthane’den söktük, Sivas Organize Sanayi Bölgesine tam 3 yılda modernize ederek kurduk. Bu zamana kadar 30 milyon USD para harcamamıza rağmen, entegre de hala bitmemişti. Bu tesis bakırda +Mesing’de 3500 MN olan pres gücü alüminyum da yaklaşık 5000 MN olmuş oldu. Artık Sivas Organize Sanayi Bölgesi’nde 165 toplam elemanımız vardı. Tam yol ileri gitmeye başlamıştık. 1978 yılında 150 dönüme 2000 MN’luk, 460 milyonluk tesisi kuramamıştık; ama 1999 yılında 5000Mn’luk çok amaçlı hayal edemeyeceğimiz kadar büyük bir tesisi kurmayı başardık.



Hangi sektörlere, hangi ürün ve hizmetleri sunuyorsunuz?

Güçlü bir makina parkuruyla önümüze sağlam bakmaya başladık. Artık Türkiye’de kimsenin üretim yapmaya cesaret edemediği ürünleri üretmeye başladık. Başta Hava Kuvvetleri (Kayseri Hava İkmal Komutanlığı), Gölcük Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Sivas TÜDEMSAŞ, Eskişehir TÜ- LÖMSAŞ, Adapazarı TÜVESAŞ büyük profil ihtiyacı olan Karasörü Sanayi Profilleri ve yurtdışına çok önemli malzemeler üretiyoruz.

Sizce sektörün en büyük sorunları neler? Sorunların çözümü için sizce neler yapılmalı?

Alüminyum kullanım açısından dünyada yeni bir metal olmasına rağmen, ülkemizde 45 yıllık bir geçmişi var. Şuanda ülkemizde irili ufaklı 500 prol çeken pres vardır diye düşünüyorum. Piyasaya transport yönünden uzak olmanın birçok zorlukları var; az da olsa maliyetinin artması da bu zorlukların içinde yer alıyor. Gerçi benim naçizane düşüncem şudur; bu önerimi Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a da ulaştırdım... Ankara’dan öte, doğuya geçerek yatırım yapan sanayicilerimize ve müteşebbis kuruluşlarımıza çok özel bir teşvik paketi uygulanırsa genel açıdan ülkemize çok faydalı olacağı kanısındayım.

Başbakanımıza şu konularda başarı elde edilebileceğini belirttim:

• Batıya göç durur
• Özellikle İstanbul’umuz nefes alır
• Büyük şehirlerde asayiş berkemal olur
• Vatandaşlarımız, bu kadar stres olmaz
• Vatandaş daha sağlıklı olur. Sağlık sorunu bu denli keşmekeş olmaz hatta sağlıklı insan sayısı artar
• Belki 74 yılından bu yana PKK sorunu bile çözülebilir,
• Yatırımlar sadece Marmara Bölgesi’nde olmaz. Dünyanın bin bir hali var. Endüstrinin yaygın olması her zaman iyidir.
• Devletin maddi ve manevi sorumlulukları da paralel oranda azalır diye düşünüyorum.

Bizlerin hedefi yaklaşık bir yıldır, ki çalışmalarımız devam etmekte olup, Sivas’ımızda yani organize sanayi bölgemizde Savunma Sanayi’mizin özel alaşımlı ekstrüzyon profil ihtiyaçlarını tespit ettik. Şimdi amacımız bunları doğru bir şekilde üretmek. Bunun için hem hazine teşvik ve uy-gulamalarından hem de Savunma Sanayi Müsteşarlık bazında yerli ve yabancı ek yatırım teşvik fizibilitelerinden, Savunma Sanayimize dönük yaklaşık 60 milyon TL stratejik yatırım teşvik başvurusunda bulunduk. Yine Başbakanımızın emriyle Milli Tank, Milli Uçak, Milli Tüfek vs. projelerdeki özel alaşımlı alüminyum profilleri üretmek için Ar-Ge çalışmalarının birçoğu tamamlandı. Biz firma olarak Milli Piyade Tüfeğinin özel alaşımlı AA 7050 alüminyum profil ihtiyacını karşılamaktayız. Hedefimiz tüm savunma sanayinin ihtiyaç duyduğu özel alaşımlı alüminyum ekstrüzyon malzemelerini doğru bir şekilde vermektir. Atatürk’ün, ‘’Yurtta Sulh Cihan da Sulh’’ vecizesine münhasır, Türk Silahlı Kuvvetleri’mizin caydırıcılık gücüne hizmet etmek, halka hizmet etmek hakka hizmet olduğu için, şu günlerde özellikle bölge barışına da dolaylı yoldan hizmet etmiş olduğumuzu düşünüyorum. 2014 yılı itibariyle eleman sayımızın 500 kişiye, ihracatımızın da 100 milyon dolara yükseleceğini planlamış bulunmaktayız.

Sivas’a yönelik bir yatırım projeniz var mı?

Şu an Sivas’a yönelik savunma sanayi ile yürüttüğümüz projemiz var. Ülkemizde yaklaşık 400 ila 500 alüminyum ekstrüzyon üretimi yapacak firma mevcut. Fakat özellikle savunma sanayine özel alaşımlı profilleri üretecek pek firma yok. Ufak çaplı bir iki firma olsa da onlar da bizim kadar nitelikli değiller. Bunun için makine parkurlarını değiştirmeleri lazım. Özel alaşımlı profillerin dışında normal profiller üretmek tabiri caizse bizim için çocuk oyuncağı artık. Ayrıca, bölgede çalışma müfettişlerinin ışığı doğrultusunda Türkiye’de, “Sertifikalı Alüminyum İskele” üretmek için Ar-Ge çalışmaları yapmaktayız. Bu proje aşağı yukarı bir yıldır devam etmekte. Alüminyumdan yapılan sertifikalı iskeleler, demire oranla 30 daha pahalı. Sivas’ı tanıtmak amacıyla bir süre Sivas’ta üretmeyi planlıyoruz. Bu iskeleleri inşaatçılara, kalfalara ve kat yapanlara dağıtmayı düşünüyoruz. Bu iskeleleri sektöre dağıtacağız. Ürünü tanıyacaklar sonrasında satın almak isteyenlere bir bayi aracılığı ile ya satacağız ya da kiraya vereceğiz. Bayilikler aracılığıyla bölgelere ya da illere dağıtılacak bir sistem kuracağız. Bu sektörün bin kişiye istihdam sağlayacağını tahmin ediyorum. Böylece firmamızı destekleyen bir sürü alt firma oluşacak. Önümüzün açık olacağını düşünüyorum.

Sivas’ın son yıllarda Türkiye ve dünya üzerindeki yeri hakkında neler düşünüyorsunuz?

Sivas Anadolu’nun ortasında, düşman ayağının değmediği bir şehir. Sivas’ın Osmanlı kültüründen çok Selçuklu kültürünü yansıttığını düşünüyorum. Kültürel bir yer olması, şu an ki mevcut iktidarın Sivas’a hızlı tren ve hava alanı yapması şehre farklı bir hava kattı. Cumhuriyet Üniversitesi, Sivas için bir ayrıcalıktır. Ülkemizin hemen hemen her ilinde üniversite kurulmaya başladı. Fakat bir üniversiteli ve akademisyen olarak bir konuya değinmek isterim; ailelerimiz çocuklarını üniversiteye gönderdiklerinde gençler çok fazla fütursuzca açılıyor. Üniversiteler gençler için baskıyla değil de kontrollü bir şekilde albenili hale getirilmeli. Gençler ailelerinden uzakta olduğunda kendilerini aşırı derece özgürleştiriyorlar. Üniversitelerin aşırı derecede özgürlük tanıması, Anadolu’yu orijinalliğinden çıkartıyor. Bu işin negatif yönü işte…

Sivaslı iş adamlarına dergimiz aracılığı ile göndermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Sivas’tan buraya gelen hemşerilerimizin hepsi buraya bir amaç için geliyor. Amaçları, durumları ne olursa olsun yeni nesilleri iyi yetiştirmeleri çok önemli. Memleketlerinden kopmamaları için Sivas’ı sık sık ziyaret etmeleri gerektiğini düşünüyorum. Sivas’ı geliştirebilecek bir şeyler sürekli akıllarının bir köşesinde olsun. Özellikle imkanı olan hemşerilerimizin ellerinden gelen her türlü yardımı yapmalarını canı gönülden isterim.